Gazeteci Yazar
|
||
Saygı Öztürk > Yunanistan'a yapamadık, gücümüz Suriye'ye yetti 25/2/2015 Yunanistan'a yapamadık, gücümüz Suriye'ye yettiToprağını bırakıp arkasına bakmadan kaçışı, kahramanlık öyküsüne, destanına büründürdüler. Kendi toprağını bırakıp kaçarken, aynı ülkenin topraklarında kafanıza göre bir yer seçiyor “Türbeyi buraya yapacağım” diyorsunuz. Yani iç karışıklıkla boğuşan o ülkenin toprağını işgal ediyorsunuz.İşin aslı şudur: Osmanlı Devleti’nin kurucusu Sultan Osman’ın dedesi olduğu kabul edilen Süleyman Şah’ın türbesinin bulunduğu yer, Türkiye ile Fransa arasında imzalanan 1921 tarihli Ankara Antlaşması’nın 9. maddesine ve Lozan Antlaşması’nın 3. maddesine göre Türk toprağı sayıldı. Suriye de bunu kabul etti. Bu türbenin yeri, yapılan barajın sularının altında kalacağı gerekçesiyle 1973 yılında Türkiye ile Suriye arasında varılan bir anlaşmayla değiştirildi ve sınırımıza 37 km. uzaklıktaki yerine taşındı. 16 adasına el konulmuş ülkeyiz Suriye’de yaşanan çatışmalar sonucunda türbenin bulunduğu bölge de terör örgütlerinin tehdidi altına girince Türk Hükümeti, Süleyman Şah Türbesi’nin “kırmızı çizgilerimiz” olduğunu, oraya yapılacak bir saldırının bedelinin misliyle ödetileceğini söylemişti. Yani devletimizin politikası türbe ve civarının savunulması yönündeydi. Onca kararlı ifadeden sonra görüldü ki, bu açıklamaların gerçek durumla ilgisi yok… Türkiye ile ABD arasında, Suriye’de rejim muhaliflerinin eğitilip-donatılmasıyla ilgili anlaşmanın imzalanmasının hemen ardından askerlerimizin bulundukları topraklardan Türkiye’ye naklinden başka seçenek kalmadığı anlaşılıyor. Türkiye’nin imzaladığı antlaşmalara göre Süleyman Şah Türbesi’nin ve civarındaki toprağın hukuken ülkemizin başka yerlerdeki topraklarından farkı yok. Yani Türkiye o toprakları koruma hakkına sahiptir ve görevini üstlenmiştir. Yunanistan, AKP hükümetleri döneminde başta Eşek ve Bulamaç Adaları olmak üzere, Türkiye Cumhuriyeti’ne ait toplam 16 ada ve 1 kayalığı elini kolunu sallayarak, tek kurşun atmadan 2004 yılında işgal etti. Yunanistan, 2009 yılında da topraklarımızı ilhak ederek mülki/devlet sınırlarına kattı. İngiltere, 1878 yılında asker yerleştirdiği Kıbrıs Adası’nı ancak 36 yıl sonra 1914 yılında ilhak ederken; Yunanistan, AKP hükümetleri sayesinde 5 yılda, Türkiye Cumhuriyeti’ne ait 16 ada ve 1 kayalığı ilhak etti. Türkiye, bu manzaraya seyirci kalmaya devam ediyor. Başkaları ne yapıyor? Herhangi bir tehdit var diye öyle vatan toprağı bırakılır mı? Bunu, dünyadaki gelişmeleri yakından izleyen, araştıran, soruşturan emekli Büyükelçi Onur Öymen şöyle anlattı: - Geçmişte gerek Türkiye, gerek başka ülkeler en küçük bir toprak parçasının terk edilmesini kabul etmemişler ve bu uğurda büyük riskleri ve ağır fedakarlıkları göze almışlardır. Bunun örneklerinden biri Kardak Adası’na asker çıkartıp bayrak diken Yunanistan’ın, Türkiye’nin bitişik adaya düzenlediği bir askeri harekatla çekilme zorunda bırakılmasıdır. - Üzerinde kimsenin yaşamadığı Perejil Adacığı’na 2002 yılında Fas, asker çıkartıp üs kurmaya çalışması üzerine İspanya askeri müdahalede bulundu, Fas askerlerini oradan uzaklaştırdı. - Daha ciddi bir durum Arjantin’in 1982 yılında Falkland Adaları’nı işgal etmesiyle yaşanmıştı. Adadaki bin 700 kişilik nüfusu korumakla görevli 80 İngiliz askeri, 600 Arjantin askerinin harekatı sonucunda etkisiz hale getirildi ve adanın valisi ertesi gün teslim oldu. İngiltere bunun üzerine 100’den fazla savaş gemisini ve yardımcı gemiyi 8 bin mil uzaktaki Falkland’a gönderdi. Arjantin kuvvetleriyle savaşı göze aldı. Sonunda Arjantin askerleri çekildi ve Falkland Adaları yeniden İngiliz egemenliğine geçti. Bu sonu sağlamak için İngiltere 255 askerini kaybetmeyi göz aldı, 775 İngiliz askeri yaralandı, 115 asker esir oldu. İngiltere o savaşta 2 muhrip, 2 firkateyn ile 4 yardımcı gemi, 24 helikopter, 10 savaş uçağı kaybetti. Onur Öymen bu çarpıcı örnekleri verdikten sonra “Yani devletler askeri, stratejik ve ekonomik açılardan pek de önemli olmayan topraklarını bile savunmak için böyle büyük fedakarlıkları göze alabilmişlerdir” yorumunu yaptı. Yapılması gereken… Eğer askeri açıdan türbe ve civarının savunulması olanaksız idiyse, yapılması gerekenin Suriye Hükümeti’yle türbenin güvenli bir yere taşınması için mutabakata varılmasıydı. İlişkilerimizin durumu buna uygun değilse, diplomatik usullere uygun olarak, bu temaslar her iki ülkeyle de iyi ilişki içinde olan üçüncü bir devlet aracılığıyla yapılabilirdi. Hükümetin şimdi yaptığı gibi, egemenlik hakkına sahip bulunduğu bir bölgeden çekilip, aynı ülkenin başka bir bölgesinde fiili durum yaratarak tek başına egemenlik alanı kurmasının, dünyadaki başka bir örneğini Onur Öymen hatırlamadığını belirtiyor. Türkiye’nin terör örgütü olarak ilan ettiği PKK güdümündeki PYD’nin kontrol ettiği topraklardan askerimizin geçirilmesi de o örgütün meşruluğunu kabul ettiğimiz, hatta onlarla işbirliği yaptığımız şeklinde yorumlamasını önleyemezsiniz. Bazı politikaların gözden geçirilmesi ve hatadan dönülmesinin de erdem olduğu unutulmamalı. Twitter'da paylaş Saygı Öztürk > Yunanistan'a yapamadık, gücümüz Suriye'ye yetti Diğer Yazıları: 27/12/2019 İslami bankada olmayanlar bizde başladı 25/12/2019 Kulelerde, FETÖ araştırmasını MHP istemiş 24/12/2019 Her olayın altından aynı kadın çıkıyor! 22/12/2019 Kanal İstanbul gerçekleri 20/12/2019 Özkök: FETÖ’ye hep dikkat çektim 18/12/2019 17 yıldır ödenmeyen namus borcu 17/12/2019 Eski vekiller de “çakarlı” olacak 15/12/2019 Skandal ihaleye, suç duyurusu 13/12/2019 İşte, Gökçek’in mal varlığı 11/12/2019 Vetonun ardından geleceklere bakalım 10/12/2019 Bunlar yapılmadan mücadele olmaz 8/12/2019 İhalede 88 milyon lira farkın bir anlamı yok… 6/12/2019 O veto edildi, ya diğer yasa? 4/12/2019 Onca konutun parası kimin cebinde? 3/12/2019 Bakan, Öksüz için ne söylemek istedi? 27/11/2019 O sanık, son güne kadar müdürdü 26/11/2019 Kadın öğretmenlere mezarlık görevi! 24/11/2019 Yavaş ne yapsın! 100 bin iş başvurusu 12 bin görüşme talebi 22/11/2019 Karar: Gökçek’in mal varlığı araştırılacak 20/11/2019 HDP, önemli bir karar aşamasında 19/11/2019 Hukukçuların sınavına besmeleli hazırlık kitabı 17/11/2019 Acı tablonun sorumlusu… 15/11/2019 Pes doğrusu! Bakanlık, öğretmenleri icralık etti
|
..:: KİTAPLARI
::..
> twitter.com/saygi_ozturk > tr.linkedin.com/in/saygiozturk facebook.com/saygiozturk Saygı Öztürk Kimdir |
|
© 2018 www.saygiozturk.com I www.saygiozturk.net Saygı Öztürk kitapları ve yazıları |