Gazeteci Yazar
|
||
![]() 9/12/2014 İşte belgelerle açıklıyorum, verin bakalım cevapHalk deyimi vardır, “Benim oğlum bina okur, döner döner bir daha okur” diye. Milli Eğitim Bakanlığı’nda da işler aynen böyle. Aynı hükümet, aynı bürokratlar döneminde bir karar alınıyor, bakıyorsunuz bakan değişmiş hemen o kararlar da değiştirilmiş. Son Milli Eğitim Şûrası tavsiye kararlarını incelediğimizde bunun çok çarpıcı örnekleri var.Devletin parasını harcamada Milli Eğitim Bakanlığı hovardaca hareket ediyor. Üstelik de birçok konuda Bakan’ı açığa düşüren bürokratlarına hesap sorulamıyor mu? Bakanlık sanki iki başlı olmuş. Bakan ayrı, müsteşar ayrı telden çalıyor… SPONSORLU KONGREDE OLANLAR Özel Öğretim Kurumları Genel Müdürlüğü tarafından tabii ki yine Antalya’da “1. Eğitim Kongresi” gerçekleştirildi. “Eğitimde Felsefe Birliği” adını taşıyan kongre için diyeceğim yok. Ama kongre öncesi yaşananlar, toplanan paralar konusunda yazacaklarımız var. Kongreden önce bazı özel okul sahipleri arandı ve kongre için sponsor olmaları istendi. Özel Öğretim Kurumları Genel Mü-dürü Ömer Faruk Yelkenci’nin bu isteğine okul sahipleri karşı çıkmadı. Sponsor olan özel okullar, istenen parayı fazlasıyla ödedi. Bu kez, yine özel okullar tek tek arandı ve toplantıya “En az şu kadar kişiyle katılın” denildi. Ne yapsın okul sahipleri buna da “evet” dedi. Bazı okullardan 25-30 kişinin toplantıya zorunlu olarak katılması ve bunların isimlerinin bildirilmesi 22 Ekim tarihli yazıda belirtildi. Sponsorlar dünyanın parasını ödedi ödemesine ama bakalım bundan sonra ne oldu? Listeler geldi, bu kez okul sahiplerine Özel Öğretim Kurumları Genel Müdürlüğü ile Keyif Tur Organizasyon firması tarafından 14 Kasım’da yazı gönderildi. İnternet adresinde, belirtilen bankadaki hesap numarasına kişi başı 1.050 lira “konaklama parası” yatırmaları isteniyordu. Peki sponsorlardan yüzbinlerce lira niçin alındı? BAKAN’IN HABERİ VAR MI? Ne yapsın özel okul sahipleri ve yöneticileri. Anlaşıldı ki niyet kongre değil, oteli doldurmak. 1.450 kişiden, 1.050’şer lirayı belirtilen banka şubelerine yatırmaları isteniyordu. Böyle kritik bir ortamda özel okul sahiplerinin hesap soracak hali yok. Yatırdılar ve Antalya’da 28-29-30 Kasım tarihlerinde gerçekleştirilen kongreye katıldılar… İki gün sonra da Antalya’da Milli Eğitim Şûrası başlıyordu. Bakanlık üst düzey bürokratları Ankara’ya geldi, bir gün sonra yeniden Antalya yolunu tuttu. Organizasyonu düzenleyen Keyif Tur firması yetkililerine hem sponsor, hem de katılımcılardan alınan paraları sordum. “Sponsor paraları sahne düzenlenmesi, ışık, ses ve görsel efektler için harcandı” dediler. Katılımcılardan alınan paranın da konaklama bedeli olduğunu söylediler. Bazı özel okul sahipleri, şu yapılanlardan Milli Eğitim Bakanı Nabi Avcı’nın haberinin olup olmadığını merak ediyorlar. Özel Öğretim Kurumları Genel Müdürü’nün iddialara karşı görüşünü almak istedim. Ancak, bakanlık onayı olmadan bürokratlar konuşamıyormuş. Bu iddialar için ne der acaba? Sponsorlardan alınan yüzbinler, katılımcılardan alınan paralar nereye harcandı? Açıkçası özel okul sahiplerinin, katılımcıların bu konudaki iddialarından önce sözü olan buyursun… ------ Ali yazar, Veli bozar Şûrası Gelelim 19. Milli Eğitim Şûrası’nda yaşanan skandallara. AKP’li Ali’nin yaptığını, yine AKP’li Veli nasıl bozmuş birkaç örnekle anlatalım da bu ülkenin kaynaklarının nasıl çar-çur edildiğini öğrenin: 1- Akademiyi siz kapatmadınız mı?: Öğretmen Akademisi Kurulsun: Avni Akyol’un Milli Eğitim Bakanlığı döneminde Hasan- oğlan’da Öğretmen Akademisi’nin yapımına başlandı. İnşaat tamamlandı. AKP’li Milli Eğitim Bakanı Nimet Çubukçu, okul yöneticilerinin yetiştirileceği bu akademiyi İçişleri Bakanlığı’na devretti. Öğretmenler için yaptırılan akademiyi İçişleri Bakanlığı da Polis Meslek Yüksek Okulu’na dönüştürdü. Şûrada alınan tavsiye kararları arasında Öğretmen Akademisi kurulması yer alıyordu. Bakanın, kendisinden önceki AKP’li bakanların yaptığından haberi yok… 2- Ders saatlerini siz artırmadınız mı?: Emin Karip, Ömer Dinçer’in bakanlığı döneminde de Talim ve Terbiye Kurulu Başkanı’ydı. Dinçer ve Karip, ülkemizde ders saatlerinin az olduğunu, bu durumun öğrencilere haksızlık olduğunu savundular ve haftalık ders saati sayısını meslek liselerinde 44 saate, Anadolu Liselerinde 40 saate, ilköğretim okullarında 37 saate yükselttiler. Emin Karip yine aynı görevi yürütüyor. Bu kez ders saatlerinin fazlalığından yakınıyor ve bu sayının azaltılması görüşünü savunuyor. İşin garibi Ömer Dinçer de o toplantıda bunları dinliyor. İki yıl önce ders saatlerinin sayısını yükseltenler, şimdi sayının azaltılması için tavsiye kararı alıyordu. 3- Mülakatı siz getirmediniz mi?: Şûrada genel kurulda kabul edilen bir başka madde ise öğretmen ve idarecilerin mülakata tabi tutulmamasıydı. Oysa geçen yıl çıkarılan kanunla staj sonucu öğretmenlerin mülakata alınması, başarılı olamayanların öğretmen olamayacağı maddesini siz getirmediniz mi? Şûrada ise yalnız öğretmenlerin değil, yönetici atamalarında da mülakatın yapılmaması kararlaştırıldı. 4- O dersi siz kaldırmadınız mı? Okullarda “Değerler Eğitimi” AKP döneminde getirildi. Şimdi o ders kaldıran ve sadece ana okullarına getiren siz değil misiniz? Aslında bu çelişkiler sıralamakla bitmez. Şûrada oylanmazsa bile AKP döneminde kaldırılan hazırlık sınıflarının yeniden konulması hararetle desteklendi. Peki, Milli Eğitim Bakanlığı’nın sistemle bu kadar oynamaya hakkı var mı?
Saygı Öztürk > İşte belgelerle açıklıyorum, verin bakalım cevap Diğer Yazıları:
|
..:: KİTAPLARI
::..
![]() ![]() ![]() Saygı Öztürk Kimdir |
|
© 2018 www.saygiozturk.com I www.saygiozturk.net Saygı Öztürk kitapları ve yazıları |