Gazeteci Yazar
|
||
Saygı Öztürk > İşte, ayrımcı anlayışın yaptırdığı 26/8/2018 İşte, ayrımcı anlayışın yaptırdığıBazı il ve ilçe müftülükleri, imamları cuma günleri cemaatten para toplamakla görevlendiriyor. Camilerin büyüklüğüne, cemaat durumuna göre hangi cami imamından ne kadar para isteneceği de belirlenmiş. Eğer, imam kendisinden istenen parayı toplayamamışsa, cemaatin önde gelenlerine “yalvar-yakar” oluyor ve istenen para miktarını tamamlamaya çalışıyor.Gerekçe de “Falanca cami için para” deniliyor. Bakıyorsunuz, sözde yardım toplanmak istenen cami başka bir ilçe sınırında. O yüzden toplanan paranın amaç doğrultusunda harcandığı konusunda şüpheler var. Paranın toplanış biçiminde de, harcanmasında da eleştirilecek çok şeyler olduğunu din görevlileri anlatıyor anlatmasına ama aldıran yok. Biz hatırlatmayı görev bildik. ÇOCUKLARINI GÖNDERMEZLER Öğrencileri imam hatip liselerine yönlendirmek, bu okulları çekici hale getirmek de sanki onların görevleriymiş gibi cemaate çocuklarını imam hatip okullarına göndermelerini istiyorlar. Din görevlilerinin imam hatipler için gösterilen çabalara rağmen yine de istenen sonuç alınamıyor. Bu okullara öğrenci gönderilmesi için çaba gösterenlerin çocuklarını bu okullar yerine Anadolu liselerine gönderdiğine siz de çevrenizde tanık olabilirsiniz. Lise tercih danışmanlığı yapan rehber öğretmeni dinliyorum: “Tercih yapan 149 öğrenciden 14'ü, tercihleri arasında imam hatip lisesine yer verdi. Bunların da 7'si yerleşti. Yani tercih edilme oranı yüzde 10, yerleşme oranı yüzde 5 oldu. İlginç bir örnek vereyim: Ülkemize sığınan yabancı uyruklu kız öğrenci, babası ile birlikte geldi. İkisi de Türkçe bilmiyor. (Evet Türkçe bilmeden ortaokuldan mezun olabiliyorlar). Babası cep telefonu ile bir lisenin tabelasının fotoğrafını çekmiş. O okulu tercih etmek istiyor. Tek tercih yaparsa açıkta kalabileceğini düşünerek birkaç okul daha yazmasını öneriyorum. Fakat Türkçe bilmedikleri için baba her söylediğime ‘evet' karşılığını veriyor. O yüzden anlaşamıyoruz. SIĞINMACI DA İSTEMEDİ Hiç olmazsa Arapça dersinden yüksek puan alır düşüncesiyle çocuğa imam hatip lisesi yazdırdım. Ertesi gün, o baba, yanına bir tercüman alıp okula geldi, ‘Çocuğuma imam hatip yazdırmışsınız. Biz o okulu istemiyoruz' dedi. Anadili Arapça olan sığınmacı bile imam hatip lisesini istemedi. Mesleği imam, din kültürü öğretmenliği olan veliler de çocuklarını imam hatibe yazdırmıyor. Açıkçası herkese ‘Çocuklarınızı imam hatiplere verin' propagandası yapanlar kendi çocuklarını oralara göndermiyor.” İşte, eğitimde böyle bir düzen var. Büyük Önder Atatürk tarafından kurulan ve kuruluş amacına uygun olması durumunda kimsenin imam hatiplere karşı çıkacağını sanmam. Ama, bu okulları ayrıcalıklı hale getirmeye, köklü okulların kapatılıp imam hatibe dönüştürülmesine, Atatürk'ün yok sayılmasına karşı çıkılıyor. ETKİLEME YOLU: SENİ BEKLİYORLAR Niğde'nin Bor ilçesinde bulunan Osman Çetin İmam Hatip Ortaokulu'na öğrenci çekmek için imamların kapı kapı dolaştırılması, okul yöneticilerine öğrencileri bu okulla yönlendirilmesine ilişkin sözleri yetmedi, reklam tahtaları kullanıldı. Bir imamın da çıkıp “meslek lisesi, memleket meselesi” dediğini duyan var mı? İmam hatip okul ve dernek yönetimi bir araya gelip “Seni bekliyorlar” çağrısında bulunmayı kararlaştırmış. Okul fotoğrafının sağına soluna 2. Abdülhamit, İskilipli Atıf Hoca, Fatih Sultan Mehmet, Yunus Emre, 15 Temmuz şehidi Ömer Halisdemir, Necip Fazıl Kısakürek, Mehmet Akif Ersoy, Mevlana, Hacı Bektaş-ı Veli'nin de fotoğraf ve çizimleri kullanıldı. Onların seni imam hatip okulunda bekledikleri mesajı verildi. CHP Niğde Milletvekili Ömer Fethi Gürer, bu reklam tahtasının fotoğrafını çekti, Niğde Valisi Yılmaz Şimşek'e de gönderdi. İmam hatiplere karşı olduğu için değil, ayrımcılığa tepki için şunları yazdı: “Niğde'nin Bor ilçesinde imam hatip ortaokuluna öğrencilerin kayıt yaptırması çağrısının billboard ilanında, Atatürk yer almıyor. Milli Eğitim Bakanlığı'nın, imam hatip okullarının da varlığını sağlayan Mustafa Kemal Atatürk'ü yok sayan bu afiş düşündürücü, ayrımcı bir anlayışın yansımasıdır. Afişi bu şekilde asacak kadar ülke kurucusunun ‘yok' sayıldığı bir sürece ilk kez tanık oldum.” Milli Eğitim Bakanı Ziya Selçuk'tan beklenti yüksek. Ancak, eğitimin ana sorunları konusunda henüz bir adım atmış değil. Çünkü. Mevcut uygulamaların bir çoğunda, Talim ve Terbiye Kurulu Başkanı olarak onun imzası var. Twitter'da paylaş Saygı Öztürk > İşte, ayrımcı anlayışın yaptırdığı Diğer Yazıları: 27/12/2019 İslami bankada olmayanlar bizde başladı 25/12/2019 Kulelerde, FETÖ araştırmasını MHP istemiş 24/12/2019 Her olayın altından aynı kadın çıkıyor! 22/12/2019 Kanal İstanbul gerçekleri 20/12/2019 Özkök: FETÖ’ye hep dikkat çektim 18/12/2019 17 yıldır ödenmeyen namus borcu 17/12/2019 Eski vekiller de “çakarlı” olacak 15/12/2019 Skandal ihaleye, suç duyurusu 13/12/2019 İşte, Gökçek’in mal varlığı 11/12/2019 Vetonun ardından geleceklere bakalım 10/12/2019 Bunlar yapılmadan mücadele olmaz 8/12/2019 İhalede 88 milyon lira farkın bir anlamı yok… 6/12/2019 O veto edildi, ya diğer yasa? 4/12/2019 Onca konutun parası kimin cebinde? 3/12/2019 Bakan, Öksüz için ne söylemek istedi? 27/11/2019 O sanık, son güne kadar müdürdü 26/11/2019 Kadın öğretmenlere mezarlık görevi! 24/11/2019 Yavaş ne yapsın! 100 bin iş başvurusu 12 bin görüşme talebi 22/11/2019 Karar: Gökçek’in mal varlığı araştırılacak 20/11/2019 HDP, önemli bir karar aşamasında 19/11/2019 Hukukçuların sınavına besmeleli hazırlık kitabı 17/11/2019 Acı tablonun sorumlusu… 15/11/2019 Pes doğrusu! Bakanlık, öğretmenleri icralık etti
|
..:: KİTAPLARI
::..
> twitter.com/saygi_ozturk > tr.linkedin.com/in/saygiozturk facebook.com/saygiozturk Saygı Öztürk Kimdir |
|
© 2018 www.saygiozturk.com I www.saygiozturk.net Saygı Öztürk kitapları ve yazıları |