Gazeteci Yazar
|
||
Saygı Öztürk > Patlama olması mı beklenecek? 8/6/2015 Patlama olması mı beklenecek?Savcıların gelen ihbarlara duyarsız kalması beklenemez. Nitekim, başlangıçta kime ait olduğu belli olmayan silah yüklü olduğu öne sürülen TIR’larla ilgili gelen ihbardan, yaklaşık 8 ay önce Hatay’ın Reyhanlı İlçesi’nde patlama sonucu 52 vatandaşımız hayatını kaybetmişti. İhbara konu araçla ilgili size önceden bilgi verilmemişse yasal işlem yapmakla yükümlüsünüz.Dönemin Adana Başsavcısı Süleyman Bağrıyanık, Cumhuriyet Savcıları Aziz Takçı, Özcan Şişman, Ahmet Karaca ile Kırıkhan Başsavcısı Yaşar Kavalcıoğlu hakkında HSYK 2. Dairesi “casusluk” suçlamasıyla “yargılama izni” vermeden önce, müfettişin “Böyle bir ihbarın cumhuriyet savcısını harekete geçirecek nitelikte olmadığını”na ilişkin skandal raporu üzerinde durmalıydı. Savcı, ihbarın üzerine gitmeyecek de, bir patlama olmasını mı bekleyecek? OLAYDAN SONRA YASA DEĞİŞTİRİLDİ TIR’larla ilgili 1 Ocak ve 19 Ocak 2014 tarihlerinde ihbar gelmişti. O tarihlerde MİT Yasası’nın 26. Maddesi şöyleydi: “MİT mensuplarının veya belirli bir görevi ifa etmek üzere kamu görevlileri arasından Başbakan tarafından görevlendirilenlerin; görevlerini yerine getirirken, görevin niteliğinden doğan veya görevin ifası sırasında işledikleri iddia olunan suçlardan dolayı ya da 5271 sayılı Kanun’un 250’nci maddesinin birinci fıkrasına göre kurulan ağır ceza mahkemelerinin görev alanına giren suçları işledikleri iddiasıyla haklarında soruşturma yapılması Başbakanın iznine bağlıdır.” 17 Nisan 2014’te yasanın 6’ncı maddesi ile başlığı “Soruşturma izni ve yargılama” olarak değiştirildi ve şu fıkra eklendi: “Cumhuriyet savcıları, MİT görev ve faaliyetleri ile mensuplarına ilişkin herhangi bir ihbar veya şikâyet aldıklarında veya böyle bir durumu öğrendiklerinde MİT Müsteşarlığı’na bildirirler. MİT Müsteşarlığı’nın, konunun görev ve faaliyetlerine ilişkin olduğunu belirtmesi veya belgelendirmesi hâlinde adli yönden başkaca bir işlem yapılmaz ve herhangi bir koruma tedbiri uygulanmaz. Ancak birinci fıkra hükümlerine göre işlem yapılabilir.” O MALZEMELERİ TAŞIYABİLİR Mİ? Olay tarihinde MİT Yasası’nın 26. Maddesi yürürlükteydi. Yapılan ihbarın, arama yapılmasına engel oluşturmadığını tutuklu cumhuriyet savcıları şöyle savunuyor: “MİT Kanunu’nun 26. Maddesi’nde yapılan değişiklikle, ‘başkaca bir işlem yapılamaz’ denilmek suretiyle kaybolması muhtemel delillerin toplanması da engellenmiştir. Sonraki değişiklik ile getirilen bu yasak önceki düzenlemede mevcut değildi. Bu değişiklik dahi tek başına yapılan işlemlerin olay tarihi itibari ile MİT Kanunu’na aykırı olmadığını göstermektedir. Bu itibarla aleyhimizdeki iddia dayanaktan yoksundur.” BELGELENDİRME-BİLGİLENDİRME YOK Başsavcı Süleyman Bağrıyanık, savunmasında “MİT Yasası’nın 4. Maddesi’ne göre MİT’e aktif, yani operasyonel yetkiler verilmediğinden, MİT kendisine ait malzemeler dışında silah veya benzeri eşyayı ya da yardım içerikli eşyayı ithal veya ihraç edemez” görüşünü, referanslarla destekliyor. Siz kendinizi cumhuriyet savcısının yerine koyun ve savunmasında haklı olup olmadığına karar verin: “İhbara konu TIR’larınn MİT’e ait olduğu hususu hiçbir kişi ya da makam tarafından TIR’ların sevkıyatının MİT’in görev ve faaliyetlerine ilişkin olduğuna dair bilgilendirme ya da belgelendirme yapılmadı. Her iki olayın başlangıcında telefonda bana gerek dönemin Hatay Valisi Celalettin Lekesiz ve gerekse dönemin Adana Valisi Hüseyin Avni Coş’un ihbara konu TIR’ların sevkıyatının ‘MİT’in görevi kapsamında olduğuna’ dair bir beyanları olmadı. Sadece ‘ihbara konu TIR’ların MİT’e ait olduğunu ve bu nedenle arama yapılamayacağını’ söylemekle yetindiler. YA CASUS, YA DARBECİ Bu TIR’ların sevkıyatından, başlangıçta valinin, emniyetin, jandarmanın hatta MİT Adana Bölge Müdürü’nün bile haberleri olmamıştır. İkinci olayda da araçların MİT’e ait olduğu belirtildi ve arama yapılmadan gidişlerine izin verildi. Cumhuriyet Başsavcılığımız birbirinin benzeri her iki olayda kendisine sunulan delillere göre ve yasal çerçevede görevini ifa etti. Bunun yasaya aykırı eylem ve işlem olarak değerlendirilmesi hukukilikten uzaktır. Suçlamalar kişisel ve tek yanlı yoruma dayalı niyet okumalardan ibarettir.” Ülkemizde görevini yapanların işi giderek zorlaşıyor. Sonunda ya “casus” ya “darbeci” ya da “paralelci” damgası vuruluyor. Twitter'da paylaş Saygı Öztürk > Patlama olması mı beklenecek? Diğer Yazıları: 27/12/2019 İslami bankada olmayanlar bizde başladı 25/12/2019 Kulelerde, FETÖ araştırmasını MHP istemiş 24/12/2019 Her olayın altından aynı kadın çıkıyor! 22/12/2019 Kanal İstanbul gerçekleri 20/12/2019 Özkök: FETÖ’ye hep dikkat çektim 18/12/2019 17 yıldır ödenmeyen namus borcu 17/12/2019 Eski vekiller de “çakarlı” olacak 15/12/2019 Skandal ihaleye, suç duyurusu 13/12/2019 İşte, Gökçek’in mal varlığı 11/12/2019 Vetonun ardından geleceklere bakalım 10/12/2019 Bunlar yapılmadan mücadele olmaz 8/12/2019 İhalede 88 milyon lira farkın bir anlamı yok… 6/12/2019 O veto edildi, ya diğer yasa? 4/12/2019 Onca konutun parası kimin cebinde? 3/12/2019 Bakan, Öksüz için ne söylemek istedi? 27/11/2019 O sanık, son güne kadar müdürdü 26/11/2019 Kadın öğretmenlere mezarlık görevi! 24/11/2019 Yavaş ne yapsın! 100 bin iş başvurusu 12 bin görüşme talebi 22/11/2019 Karar: Gökçek’in mal varlığı araştırılacak 20/11/2019 HDP, önemli bir karar aşamasında 19/11/2019 Hukukçuların sınavına besmeleli hazırlık kitabı 17/11/2019 Acı tablonun sorumlusu… 15/11/2019 Pes doğrusu! Bakanlık, öğretmenleri icralık etti
|
..:: KİTAPLARI
::..
> twitter.com/saygi_ozturk > tr.linkedin.com/in/saygiozturk facebook.com/saygiozturk Saygı Öztürk Kimdir |
|
© 2018 www.saygiozturk.com I www.saygiozturk.net Saygı Öztürk kitapları ve yazıları |