Gazeteci Yazar
|
||
Saygı Öztürk > Onu son anda ipten aldılar... 6/8/2014 Onu son anda ipten aldılar...Mesut Taner Genç, PKK terörünün en azgın dönemi olan 1993’te, Hakkari’nin Beytüşşebap İlçesi’nde kaymakam olarak görev yaptı. Samsun Vali Yardımcılığı döneminde Barış ve Demokrasi Partisi (BDP) heyetinin Samsun’da yapmak istediği toplantı, Karadeniz’in diğer illerinde olduğu gibi halk tarafından engellenmişti.Vali Yardımcısı Genç, Çukurca’da yaşadıklarını da hatırladı ve bazı çevrelere mesaj vermek için bilgisayarında şunları yazıp elektronik ortamda paylaştı: “Milliyetçiliği ayaklar altına aldık diyenlerin ayaklar altına alındığının ispatıdır”, ‘Bugün Karadeniz’de milli ruh baş tacı idi’, ‘Milliyetçiliği göklere çıkardık’, ‘Milliyetçiliği ayaklar altına aldık’ diyenlere koca bir cevap.” Sen misin bunları yazan Valilerin, iktidarın memuru gibi davrandığı bir dönemde vali yardımcısının bu sözleri hayli dikkat topladı. Genç, sözleriyle “iktidarın değil devletin vali yardımcısı” olduğunu gösterdi. Bu tür açıklamalara alışık olmayan İçişleri Bakanlığı hemen soruşturma açtı. Vali Yardımcısı Genç, soruşturma açıldığını öğrendiğinde bize “25 yıl devlete hizmet ettim. Ben, bir Türk milliyetçisi olarak baş eğmedim. Kırılabilirim ama eğilmem Türk’üm” demişti. Müfettişlerin Samsun’a ifade için gittiği gün özel bir hastanede, operasyon için bekleyen, damar yolu açılmış, ameliyat kıyafeti giydirilmiş olan Vali Yardımcısı Genç’in ifadesi işte bu koşullarda alındı. Başbakan Tayyip Erdoğan, Mardin’in Midyat İlçesi’nde yaptığı konuşmada, “Biz her türlü milliyetçiliği ayaklar altına almış bir iktidarız” demişti. Müfettişler, Vali Yardımcısı Genç’e, “Tweetinizle Başbakan’ı mı hedef aldınız?” sorusunu yöneltti. Genç şu karşılığı verdi: “Bir açık oturumda AKP Milletvekili Mehmet Metiner’in, ‘Milliyetçilik benim ayaklarımın altındadır’ sözü aklımdaydı. Kafamda yer eden, BDP’lilerin ayaklar altına kaldığını vurgulamak istedim. Geçmişte Başbakan’a, hükümet üyelerine hakaret edenler hâlâ görevleri başındadır.” O cezayla ipi çekiliyordu Müfettişler raporunda Genç’i “Hizmet içinde devlet memurunun itibar ve güven duygusunu sarsacak nitelikte davranışlarda bulunmak”la suçladı. Dosyası temiz, 7 takdirnamesi bulunan vali yardımcısı için önerdikleri “aylıktan kesme”nin bir alt cezası olan “kınama” verilmesi de istendi. Dönemin İçişleri Bakanı Muammer Güler, önerilen ağır ceza olan “aylıktan kesme”yi uygun buldu. Bu cezayı alan vali yardımcısının valilik, büyükelçilik, müsteşar, müsteşar yardımcılığı, genel müdürlük, genel müdür yardımcılığı ve daire başkanlığı yolu da kapanmış oluyordu. Raporda, görev yerinin değiştirilmesi de öneriliyor; Genç, Samsun’dan Uşak’a gönderiliyordu. Önce disiplin cezası… Neyse ki ülkede hukuk bitmemiş. Vali Yardımcısı Genç, verilen “aylıktan kesme” cezasının iptali için Samsun 2. İdare Mahkemesi’ne dava açtı. Genç’i ipten alan kararda şöyle deniliyordu: “Vali Yardımcısı Mesut Taner Genç’in, söz konusu beyanlarını mesai saatleri dışında evindeki şahsi bilgisayarından yaptığı anlaşılmıştır. Tespiti yapılan eylem ile işlemde belirtilen ‘hizmet içinde devlet memurunun itibar ve güven duygusunu sarsacak nitelikte davranışlarda bulunmak’ fiili arasında bir uygunluk yoktur. Davacının yürütmüş olduğu kamu hizmetiyle ilgili ve ilişkili değildir. ‘Hizmet içinde devlet memurunun itibar ve güven duygusunu sarsacak nitelikte davranışlarda bulunmak’ olarak nitelendirilemez. Verilen disiplin cezası işleminde hukuka uyarlık bulunmamıştır.” Ceza davası da sonuçlandı Ama bununla bitmiyordu. Bakanlık, Vali Yardımcısı Mesut Taner Genç’in peşini bırakmıyor ve hakkında cumhuriyet savcılığına suç duyurusunda bulunuyordu. Samsun 2. Sulh Ceza Mahkemesi Hakimi Adil Aygün şu kararı verdi: “Her ne kadar sanık Mesut Taner Genç’in görevinden dolayı hakaret suçundan cezalandırılması istemiyle kamu davası açılmış ise de yüklenen suçun yasada tanımlanan unsurları itibariyle oluşmadığı ve bu hali ile eylemin yasada suç olarak tanımlanmadığı anlaşılmakla, sanığın beraatine…” İçişleri Bakanlığı’nın disiplin cezasıyla “ipi çekilmek istenen” vali yardımcısı, İdare Mahkemesi kararıyla “ipten kurtarıldı” ve AKP hükümeti döneminde değil ama başka bir hükümet döneminde mesleğinde yükselme olanağına yeniden kavuştu. Hakkında açılan kamu davasında ise beraat etmekle mesleğinin dışına çıkarılması engellenmiş oldu. Hükümet her ne kadar baskı altına almak için tüm olanaklarını zorlasa da, hukuk direniyor, haksız yere cezalandırılmak istenenler Mesut Taner Genç gibi bazen ipten de alınıyor. Twitter'da paylaş Saygı Öztürk > Onu son anda ipten aldılar... Diğer Yazıları: 27/12/2019 İslami bankada olmayanlar bizde başladı 25/12/2019 Kulelerde, FETÖ araştırmasını MHP istemiş 24/12/2019 Her olayın altından aynı kadın çıkıyor! 22/12/2019 Kanal İstanbul gerçekleri 20/12/2019 Özkök: FETÖ’ye hep dikkat çektim 18/12/2019 17 yıldır ödenmeyen namus borcu 17/12/2019 Eski vekiller de “çakarlı” olacak 15/12/2019 Skandal ihaleye, suç duyurusu 13/12/2019 İşte, Gökçek’in mal varlığı 11/12/2019 Vetonun ardından geleceklere bakalım 10/12/2019 Bunlar yapılmadan mücadele olmaz 8/12/2019 İhalede 88 milyon lira farkın bir anlamı yok… 6/12/2019 O veto edildi, ya diğer yasa? 4/12/2019 Onca konutun parası kimin cebinde? 3/12/2019 Bakan, Öksüz için ne söylemek istedi? 27/11/2019 O sanık, son güne kadar müdürdü 26/11/2019 Kadın öğretmenlere mezarlık görevi! 24/11/2019 Yavaş ne yapsın! 100 bin iş başvurusu 12 bin görüşme talebi 22/11/2019 Karar: Gökçek’in mal varlığı araştırılacak 20/11/2019 HDP, önemli bir karar aşamasında 19/11/2019 Hukukçuların sınavına besmeleli hazırlık kitabı 17/11/2019 Acı tablonun sorumlusu… 15/11/2019 Pes doğrusu! Bakanlık, öğretmenleri icralık etti
|
..:: KİTAPLARI
::..
> twitter.com/saygi_ozturk > tr.linkedin.com/in/saygiozturk facebook.com/saygiozturk Saygı Öztürk Kimdir |
|
© 2018 www.saygiozturk.com I www.saygiozturk.net Saygı Öztürk kitapları ve yazıları |