Gazeteci Yazar
|
||
Saygı Öztürk > Maaş taltifinde onları da böldüler 9/12/2016 Maaş taltifinde onları da böldüler15 Temmuz gecesiyle ilgili herkesin ilginç anısı var. O gecenin kahramanları da, korkakları da, durumu görüp ona göre hareket edenleri de var. Davalar başladıktan sonra daha ilginç öyküler dinleyeceğiz. Bazı kişilerin haksız bir biçimde cezaevinde tutulduğunu, bazılarının ise kendilerini gizlemeyi nasıl başardıkları da ortaya çıkacaktır.Nusaybin'de, Sur'da, Cizre'de askerle, jandarmayla omuz omuza mücadele veren polislerin, darbe girişiminde bulunanların attıkları bombalarla, ağır silahlarla şehit edilişi, binalarının kullanılmaz hale getirilişi inanılır gibi değil… Darbecilere karşı mücadeleyi Atatürkçü subaylar, polis ve halk birlikte verdi. Şimdi, polisin bir bölümü maaşla ödüllendiriliyor ödüllendirilmesine ama bu konuda adaletli davranılmadığı da ortaya çıkıyor. POLİSLERE 2-7 BİN LİRA Polisler görev yaptıkları birimlere göre ödüllendiriliyor. Ama, bu konuda da adil davranıldığı söylenemez. Bakıyorsunuz aynı şubede, aynı gece görev yapmış olanlardan birisine para yatırılacağı belirtilirken, bir diğerine yok. Bu durum ister istemez kırgınlıklara yol açıyor. Polise almakta oldukları maaşın 5 ile 24 katı arasında kadro derecelerine göre maaş taltifi öngörüldü. Bu 2 bin ile 7 bin lira arasında değişiyor. Özel Harekat polislerine yaklaşık 7 bin, terörle mücadele, istihbarat, kaçakçılık ve organize şube polislerine 5 bin, diğerlerine ise 2 bin lira ödeme yapılması öngörülüyor. Ancak, maaş taltifi konusunda adil davranılmaması memnuniyetsizlik yarattı. Çünkü polis, bu ayrımcılığı hak etmedi. Sorun, “Bizim maaş taltifimiz Özel Harekatçılardan, terörle mücadele birimlerinden niçin daha az” diye değil, kimisine verilip, kimisinin taltif dışı bırakılmasıdır. Bu yüzden, Emniyet Genel Müdürlüğü'ne, il emniyet müdürlüklerine, “O gece ben de çalıştım. Ben maaş taltifi alamazken, örneğin yıllık izinde olan arkadaşıma maaş taltifi var. Bu haksızlık değil mi?” sorulu dilekçeler veriliyor. Konuştuğum polisler, bu ayrımın giderilmesini, verilecekse herkese ödeme yapılmasını, çalışanlar arasında ayrım olmaması gerektiğini belirtiyorlar. Emniyet Genel Müdürlüğü yetkililerine sordum, polislerin bir kısmına maaş taltifi yapıldığını, bir kısmına yapılmadığını doğruladılar, ancak sayıları belirtmediler. Bu ayrımın giderilmesi konusunda da dilekçeler alındığını, konunun ilgili makamlara iletildiğini söylemekle yetindiler. Yaklaşık 240 bin polisten 170 bininin ödüllendirildiği tahmin ediliyor. Peki kalan 70 bin polis ne olacak? Bir de o gece canla-başla görev yapan diğer güvenlik birimlerine bir şey yapılmayacak mı? Şimdilik uzak bir ihtimal. “FETULLAHÇILAR, EŞLERİNİN BAŞLARINI AÇTIRIP YÜKSELDİ” İkisinin de adı Erkam'dı. Erkam Selvi, yıllarca Emniyet'in Personel Dairesi Başkanlığı görevinde bulunan ve halen tutuklu olan babası İbrahim Selvi, diğer Erkam ise Hava Harp Okulu öğrencisi olan ve şimdi tutuklu bulunan kardeşi Enes Orhan Mızrak için gelmişti. İkisinin de ellerinde belgeler vardı. Mızrak, Yalova'daki eğitim kampından İstanbul'a götürülen, ne olduğunu bile anlamayan, tek mermi sıkmayan kardeşi Enes Mızrak gibi diğer öğrencilerin de 5 aydır cezaevinde olduğunu, sahipsiz bırakıldığını, Hava Kuvvetleri Komutanlığı'nın raporunun aylardır savcılığa gönderilmediğini anlatıyor. İbrahim Selvi de ifadesinde görevde bulunduğu dönemde Fetullahçılarla mücadele ettiğini, bu yapıya mensup kişilerle gözaltına alınmayı kabullenemediğini söylüyor. Selvi, şu çarpıcı örneği de veriyor: HEM ERGENEKONCU, HEM FETÖ'CÜ “Fetullahçılar, devlet kademesinde iyi yerlere gelebilmek için 28 Şubat sürecinde eşlerinin başörtülerini bile açtırdılar. Ben de bu yapı üyesi ya da sempatizanı olsaydım aynısını yapardım ve belki de vali olmuştum. Benden sonraki bu yapıya mensup şahısların çoğunluğu Emniyet'te genel müdür yardımcısı, il emniyet müdürü oldular. Benim eski çalıştığım birimler, görev verilen makamlar incelenirse bu yapıdan olmadığım aksine bu yapıya karşı mücadele ettiğim ortaya çıkacaktır. Kumpaslarla, eski genel müdür yardımcılarını tutuklattırdılar. Ben ve benim gibi düşüncemde olanları görevlerinden aldırılınca bu yapı her yerde etkin olmaya başladı. Genel Müdür yardımcılıklarını, il emniyet müdürlüklerini, polis sandığını, daire başkanlıklarını, okul müdürlüklerini ele geçirdiler.” Selvi'nin adını etkin görevde bulunduğu dönemde Ergenekon'a ekleyip görevden alınmasını sağlamışlardı. O da soruyor: Bir insan hem Ergenekoncu, hem FETÖ'cü nasıl olur? Twitter'da paylaş Saygı Öztürk > Maaş taltifinde onları da böldüler Diğer Yazıları: 27/12/2019 İslami bankada olmayanlar bizde başladı 25/12/2019 Kulelerde, FETÖ araştırmasını MHP istemiş 24/12/2019 Her olayın altından aynı kadın çıkıyor! 22/12/2019 Kanal İstanbul gerçekleri 20/12/2019 Özkök: FETÖ’ye hep dikkat çektim 18/12/2019 17 yıldır ödenmeyen namus borcu 17/12/2019 Eski vekiller de “çakarlı” olacak 15/12/2019 Skandal ihaleye, suç duyurusu 13/12/2019 İşte, Gökçek’in mal varlığı 11/12/2019 Vetonun ardından geleceklere bakalım 10/12/2019 Bunlar yapılmadan mücadele olmaz 8/12/2019 İhalede 88 milyon lira farkın bir anlamı yok… 6/12/2019 O veto edildi, ya diğer yasa? 4/12/2019 Onca konutun parası kimin cebinde? 3/12/2019 Bakan, Öksüz için ne söylemek istedi? 27/11/2019 O sanık, son güne kadar müdürdü 26/11/2019 Kadın öğretmenlere mezarlık görevi! 24/11/2019 Yavaş ne yapsın! 100 bin iş başvurusu 12 bin görüşme talebi 22/11/2019 Karar: Gökçek’in mal varlığı araştırılacak 20/11/2019 HDP, önemli bir karar aşamasında 19/11/2019 Hukukçuların sınavına besmeleli hazırlık kitabı 17/11/2019 Acı tablonun sorumlusu… 15/11/2019 Pes doğrusu! Bakanlık, öğretmenleri icralık etti
|
..:: KİTAPLARI
::..
> twitter.com/saygi_ozturk > tr.linkedin.com/in/saygiozturk facebook.com/saygiozturk Saygı Öztürk Kimdir |
|
© 2018 www.saygiozturk.com I www.saygiozturk.net Saygı Öztürk kitapları ve yazıları |