Saygı Öztürk

 

Gazeteci Yazar
SAYGI ÖZTÜRK


Saygı Öztürk > ‘Ergenekon örgütüne bir gün bile inanmadım’
4/12/2018

‘Ergenekon örgütüne bir gün bile inanmadım’

Sabaha karşı evlere dalga dalga girildi. Kimlerin tutuklanacağını önceden gazetelerde, televizyonlarda duyuran yazarlar vardı. Merak etmeyin onların çoğu yine görev başında. “Ergenekon”, “Balyoz”un kurgu olduğu bilinmesine rağmen, hep onları sopa olarak kullandılar ve yapacaklarını da yaptılar. Ama, sıra yapanlara bir türlü gelmedi.



“Ergenekon” olarak bilinen davanın Mahkeme Başkanlığını Köksal Şengün yapıyordu. Kararlarıyla, mahkemenin diğer üyeleriyle ters düşüyordu. Köksal Şengün'ün sağlığı bozuldu. Tutuklamaya sevk edenler, tutuklayanlar terfi ettiriliyor; tutuksuz yargılama isteyen, arama kararları vermeyenler de Oktay Kuban gibi sürgüne gönderiliyordu.

“BÖYLE ÖRGÜT OLMAZ”

2007 yılında başlayan soruşturmalar döneminde yaklaşık 100 bin kişinin telefonu usulsüz olarak dinlendi. Büyük bir arşiv oluşturuldu. Yasadışı olarak dinlenen telefonlarda, suç unsuru konuşmalar varsa, bunlar daha sonra alınan dinleme kararına, sanki dinleme kararından sonra yapılmış konuşmalarmış gibi eklendi. “Ergenekon” olarak bilinen davanın görüldüğü 13. Ağır Ceza Mahkemesi'nin ilk başkanı Köksal Şengün'ü dinliyorum:

“Başından beri verdiğim kararlar, böyle bir örgütün olamayacağı yolundaydı. Çünkü, öyle bir örgüt olamayacağına yürekten inanıyordum. Ne olduğu belirsiz kişilerle, 40 çeşit insanı en alttan en üste kadar bir araya toplamışlar. Bunların bir araya gelmeleri, birlikte örgüt kurmaları eşyanın tabiatına aykırı. Yıllarca örgüt davalarına bakan bir yargı mensubu olarak şunu biliyorum ki asla böyle bir örgüt, örgütlenme olmaz.

Bu konuda benim kararlarım da hep bu yöndeydi. O dönem, böyle bir örgüt yaratıldı. Hâlâ da benzer örgütler yaratılıyor. Hiçbir şeyden ders almıyoruz. Ergenekon örgütü diye yaratılan ve bugün ne olduğu görülen o iddialardan da, yaşananlardan da ders alınmadı. Aslında onlar da ne olduğunu çok iyi biliyordu. Çünkü, bu işlerin içindelerdi. Konuşulacak, söylenecek çok şeyler var. Ama daha fazlasını söyleyemiyorum.

İNANIN KAHROLUYORDUM

Şimdi bakıyorum, o dönem Ergenekon örgütü olduğunu yayanlar, bunun öncülüğünü yapanlar sanki hiçbir sorumlulukları yokmuş gibi, sütten çıkmış ak kaşık gibi kendilerini gösteriyorlar. Şöyle bir geriye dönüp baksınlar ve neler yaptıklarını hatırlasınlar. Ama bakmıyorlar. Geriye dönüp bakmadıkları için de ileriye, doğru adım atamıyorlar.

Bu davada, yasanın aradığı terör örgütü suçu zaten oluşmazdı. Bakın, Danıştay saldırısına katılan Osman Yıldırım'la, Genelkurmay Başkanı Orgeneral İlker Başbuğ'u aynı terör örgütünün mensupları diye aynı torbaya koydular. Böyle bir örgüt olur mu? Her şey bu kadar da basit değil.

Bunu yapan savcılara, hakimlere üzülüyorum, mesleğim adına kahroluyorum. Bir hukukçu bu yaklaşımda nasıl bulunur? İnsanları siz 6-7 yıl cezaevinde tutacaksınız, sonra bir gün bir şeyler olacak, o tuttuğunuz insanlara ‘Hadi git' diyeceksiniz. Peki, cezaevinde çekilen o ağır şartlar ne olacak? Bir de devlet onlara tazminat verecek. Tazminat ödemekle, insanlara kaybolan yıllarını geri getirecek misiniz? Tazminat ödemekle haksızlıkların giderilmiş olacağını düşünmek bile gülünçtür.”

SABİT OLMASI, OLMAMASI

Fetullahçı Terör Örgütü'ne, “Ergenekon Terör Örgütü-ETÖ” kurgusu yapmak eyleminden dava açılmadı. ETÖ davasında ise “Bu dava bir kurgudur” yerine “Varlığı ispat edilememiştir” deniliyorsa, o kumpasları kuran ve içinde olanlarla mücadele edildiği hikayedir. ETÖ'ye kurgu denilmemesi, FETÖ'ye destek olan siyasilerin sorumluluğunun gündeme gelmemesi için olduğu anlaşılıyor.

Ergenekon'da, “Suçun İŞLENMEDİĞİNİN sabit olması” şeklindeki Ceza Muhakemesi Kanunu'nun (CMK) 223/2-b maddesi yerine, “Suçun İŞLENDİĞİNİN sabit olmaması” şeklindeki CMK 223/2-e maddesine göre beraat istendiğini savcılık görüşünün 629-658 sayfalarında görebiliyoruz. Yani beraat, böyle bir suç işlenmediğinden değil, kanıt yetersizliğinden istenmiş oluyor.

Olması gereken Ergenekon'da, kanıt yetersizliğinden değil, Ergenekon'un bir kumpas olduğu ve bir suç işlenmediği gerekçe gösterilip (CMK 223/2-b) diye beraat verilmesidir. Beraat kararının ardından, bu kurgunun içinde yer alanların çıkarılması için suç duyurusunda bulunulmasıdır. Aksi halde haklarında beraat kararı verilenler, gerekçe nedeniyle karara karşı hukuk yoluna başvurmak durumunda kalabilirler.

Facebook'ta paylaş    Twitter'da paylaş



Saygı Öztürk > ‘Ergenekon örgütüne bir gün bile inanmadım’

Diğer Yazıları:
31/12/2019 “Vatan toprağı işgal altındayken”
29/12/2019 Ankara’da coşku, bizde hüzün vardı
27/12/2019 İslami bankada olmayanlar bizde başladı
25/12/2019 Kulelerde, FETÖ araştırmasını MHP istemiş
24/12/2019 Her olayın altından aynı kadın çıkıyor!
22/12/2019 Kanal İstanbul gerçekleri
20/12/2019 Özkök: FETÖ’ye hep dikkat çektim
18/12/2019 17 yıldır ödenmeyen namus borcu
17/12/2019 Eski vekiller de “çakarlı” olacak
15/12/2019 Skandal ihaleye, suç duyurusu
13/12/2019 İşte, Gökçek’in mal varlığı
11/12/2019 Vetonun ardından geleceklere bakalım
10/12/2019 Bunlar yapılmadan mücadele olmaz
  8/12/2019 İhalede 88 milyon lira farkın bir anlamı yok…
  6/12/2019 O veto edildi, ya diğer yasa?
  4/12/2019 Onca konutun parası kimin cebinde?
  3/12/2019 Bakan, Öksüz için ne söylemek istedi?
27/11/2019 O sanık, son güne kadar müdürdü
26/11/2019 Kadın öğretmenlere mezarlık görevi!
24/11/2019 Yavaş ne yapsın! 100 bin iş başvurusu 12 bin görüşme talebi
22/11/2019 Karar: Gökçek’in mal varlığı araştırılacak
20/11/2019 HDP, önemli bir karar aşamasında
19/11/2019 Hukukçuların sınavına besmeleli hazırlık kitabı
17/11/2019 Acı tablonun sorumlusu…
15/11/2019 Pes doğrusu! Bakanlık, öğretmenleri icralık etti


 


..:: KİTAPLARI ::..

Vali Bey Refik Arslan Öztürk ün hayatı
Vali Bey
Hem ağladım hem Yazdım. Efsane Vali Refik Arslan Öztürk
2021


Alaattin Çakıcı
Alaattin ÇAkıcı
Siyasette Bürokraside Cezaevinde
2020


Menzilk Tarikatı
Menzil - Bir taritkatın iki yüzü
Gittim gördüm ve yazdım.
2019


Hayalet İmam Adil Öksüz
Hayalet İmam
Darbenin Görünmeyen Adamı Adil Öksüz
2019


Kripto üçgeni fetö
Kripto Üçgeni
Yakın tarihin bilinmeyenleri ve FETÖ
2017


Okyanus Ötesindeki Vaiz fetö kitabı
Okyanus Ötesindeki Vaiz
Çok gizli damgalı raporların ışığında MİT-Emniyet-Yargı üçgeninde Fethullah Gülen Gerçeği
2010


Kod Adı Mürted Tanıklar ve belgeler ışığında 15 temmuz
Kod Adı Mürted
Tanıklar ve Belgeler Işığında 15 Temmuz
2016

Balyoz'da Kumpas

Balyoz'da Kumpas
Belgeleriyle Balyoz Davası ve Sonrası
2014

Örgüt Pazarı

Örgüt Pazarı
Sağ-Sol Örgütler, Kürtçülük ve Tarikatlar
2013

Belgelerle 28 Şubat

Belgelerle 28 Şubat
Dünü ve bugünü ile 28 Şubat
2013

Son Babalar
Son Babalar
Türkiye'deki yeraltı örgütlenmesinin değişen yüzü, değişen kimlikleri...
2011

Okyanus Ötesindeki Vaiz fetö kitabı
Okyanus Ötesindeki Vaiz
Çok gizli damgalı raporların ışığında MİT-Emniyet-Yargı üçgeninde Fethullah Gülen Gerçeği
2010

MGK
MGK
28 Şubat'ta kapalı kapılar ardında neler yaşandı. Belgeleriyle bu kitapta..
2011

Taşeron Mesih
Taşeron Mesih
Mehmet Ali Ağca’yı belge ve bilgilerin ışığında daha yakından tanıyacaksınız
2010

Ölüm Kuyuları
Ölüm Kuyuları
İddiadan gerçeğe Şemdinli olayları
2009

Belgelerle Ergenekon
Belgelerle Ergenekon
Herşey Ümraniye'de bulunan bombalarla başladı..
2008

5-6-2 Tamam Reis
5-6-2 Tamam Reis
Kırcı, Ağca ve bir dönemin cinayetleri
2008

Apo Olayının Perde Arkası
Apo Olayının Perde Arkası
Abdullah Öcalan'ın yakalanışının ve sonrasının belgeler ile anlatımı
2009

33 Kurşun
33 Kurşun
33 erimizin şehit edildiği katliamın tanıkları anlatıyor
2008

İsmet Paşa'nın Kürt Raporu
İsmet Paşa'nın Kürt Raporu
İsmet Paşanın gizli raporu 75 yıl sonra ortaya çıktı
2007

Sınır Ötesi Savaş'ın Kurmay Günlüğü
Sınır Ötesi Savaş'ın Kurmay Günlüğü
1. Kuzey Irak Harekatı'nn Öyküsü
2007

Devletin Derinliklerinde
Devletin Derinliklerinde
Belgelerle Sususrluk'un perde arkası
2002

Madalyalı Mahkum
Madalyalı Mahkum
Korkut Eken Olayı
2007


twitter.com/saygi_ozturk
tr.linkedin.com/in/saygiozturk
facebook.com/saygiozturk

Saygı Öztürk Kimdir

webmaster Site Haritası

© 2018  www.saygiozturk.com I www.saygiozturk.net Saygı Öztürk kitapları ve yazıları