Gazeteci Yazar
|
||
Saygı Öztürk > Bir paşanın hazin sonu.... 11/9/2013 Bir paşanın hazin sonu....Abdullah Öcalan’ın Suriye’den çıkarılmasından sonra, dönemin Jandarma Genel Komutanı Orgeneral Şener Eruygur, Suriye ile temasları yürüttü. İlişkilerin normalleşmesinde, Suriye makamlarının PKK’ya bakış açısını değiştirmesinde büyük katkısı oldu. PKK eylemlerinin azaldığı dönemde, farklı çalışmalara yöneldi.O farklı çalışmalar arasında jandarmanın ‘örnek köyler’ oluşturması, meyve bahçeleri kurulması, erozyonla mücadelede vardı. Milyonlarca adet fidan dikildi, bakımı da jandarma karakolları aracılığıyla yapıldı. Emekliye ayrılmasından sonra Eruygur, Atatürkçü Düşünce Derneği’nin ‘Genel Başkanlığı’ görevinde bulundu. Cumhuriyet mitinglerine destek oldu. Hep Atatürk sevdalısı, doğa aşığı bir komutan olarak anıldı. Hey gidi Şener Paşa hey Aradan yıllar geçti… ‘Ergene-kon’ olarak bilinen soruşturma kapsamında tutuklandı. Aynı soruşturmanın tutuklu sanıkları arasında bulunan emekli Orgeneral Hurşit Tolon’la birlikte Kandıra F Tipi Cezaevi’ne konuldu. Cezaevinin 18 basamaklı merdiveninden yuvarlandı. Bu olayı bile ‘yandaş basın’ farklı gösterme gayretine girdi. Sabahın erken saatinde Hurşit Tolon, sözde merdivenden ittiği Şener Paşa’nın basamaklardan yuvarlanmasına neden olmuş. Eğer Tolon Paşa, gürültüye uyanıp cezaevi görevlilerine zamanında durumu bildirmemiş olsaydı, Şener Paşa’nın kurtarılması da mümkün olmayabilirdi. Okuyan, yazan, Şener Paşa’nın, cezaevinde geçirdiği kazadan sonra hayatı alt-üst oldu. Okuma-yazma yeteneğini yitirdi. Saati bilmiyor ve artık zaman mevhumu yok oldu. Kendi evinde odasının yerini bile bulamıyor. Merdivenden inip çıkamıyor. Her gün çok sayıda ilaç içirilmek zorunda… Eruygur’un bir yardımcısı olmadan ilaçlarını belirlenen saatte içmesi de mümkün mü? Evinden ambulansla alındı En zoru da onu bu haliyle cezaevine göndermek olmalı. Onun durumunu en iyi bilenlerden birisi de avukatı Filiz Esen… ‘Ergenekon Davası’ kapsamında Şener Eruygur, 5 Ağustos 2013 tarihinde ağırlaştırılmış hapis cezasına çarptırılmış, hakkında yakalama kararı çıkarılmıştı. Eruygur’un bugünkü durumu, adeta bir çocuğu andırıyor. Cezaevine gönderileceği anlatılmaya çalışıldığında, kendisini sevmedikleri için göndermek istediklerini söylüyor. O yüzden eşine, çocuklarına, avukatına küsüyor. Hakkındaki mahkumiyet kararı üzerine, avukatı mahkemeye itiraz etti. Ancak sonuç değişmedi. Dün sabah, Fenerbahçe Orduevi’ne giden polis, Şener Paşa’yı götürmeye gelmişti. Evden ağıtlar yükseliyordu. Avukat Filiz Hanım da tüm çabalarına rağmen Şener Paşa’nın götürülmesine engel olamamıştı. Geceyi hastanede geçirdi Sabahın erken saatinde evinde çok sayıda görevliyi gören Şener Paşa da ne olduğunu anlamadı. Heyecanlandı, tansiyonu yükseldi. İlaçları verildi. Doktor, damar yolu açtı. Paşa, ambulansta serum verilerek Çağlayan Adliyesi’ne götürüldü. Avukatı çırpınıyordu. Mahkemeye çıkarılmadan önce Adli Tabip, Şener Paşa’nın durumunu gördü. Bu haliyle cezaevine götürülmesinin sakıncalı olacağını anlamış olacak ki, tam teşekküllü bir hastaneden cezaevine konulup konulmayacağı konusunda rapor istedi. Paşa, bu kez Şişli Etfal Hastanesi’ne götürüldü. Bugün rapor alındıktan sonra Şener Paşa hakim karşısına çıkarılacak. O dava, bu hale getirdi Paşa’nın cezaevine konulmasına avukatı Filiz Esen’in itirazı çok. Onlardan birkaçını dinliyorum: - “Müvekkilim, hiçbir zaman savunma yapacak durumda olmamış ve bundan sonra da olamayacaktır. Okuma-yazma yeteneği asla geri getirilemeyecektir. Geçirdiği beyin hasarı, yani organik beyin sendromu nedeniyle hakkında hiçbir zaman yargılama yapılamayacaktır.” - “Sanki müvekkilimin savcılık sorgusu, kimlik tespiti, savunmaları alınmış… Diğer sanıklarla aynı durumdaymış gibi hüküm verildi.” - “Yaşama kenarından tutunan müvekkilimin bırakın cezaevine konulmasını; basit ihtiyaçlarını giderememesi, mevcut stabil durumunun anında bozularak çok kısa bir sürede ölmesi anlamına gelmektedir.” - “Eruygur, davadan önce hiçbir beyinsel problemi olmayan, son derece zeki bir insanken bu dava nedeniyle organik beyin sendromu geçirdi. Akli melekeleri noksan, muhtaç bir insan; bir tür alzeimer etkisiyle kalıcı akıl hastası oldu. Sebebi tamamen mahkemedir, yargılamadır. Şimdi bu yetmezmiş gibi bir de cezaevine konarak yaşaması beklenmektedir. Yargılama ve cezalandırma dahil, hiçbir şey insan hayatı ve sağlığından daha önemli değildir. Biliyoruz ki, müvekkilim cezaevinde yaşayamayacaktır.” Şener Eruygur için hastanenin vereceği ‘sağlık kurulu raporu’, ya onun cezaevine gönderilmesinin ya da hapis cezasını evinde çekmesinin yolunu açacak. Ne yazık ki ülkemizde, doktorların tıbbın gereğine uygun sağlık raporu vermesi bile suç haline geldi... Tutuklanmaya göze alanlar ancak gerçek durumu yansıtan rapor verebiliyor... ----- Twitter'da paylaş Saygı Öztürk > Bir paşanın hazin sonu.... Diğer Yazıları: 27/12/2019 İslami bankada olmayanlar bizde başladı 25/12/2019 Kulelerde, FETÖ araştırmasını MHP istemiş 24/12/2019 Her olayın altından aynı kadın çıkıyor! 22/12/2019 Kanal İstanbul gerçekleri 20/12/2019 Özkök: FETÖ’ye hep dikkat çektim 18/12/2019 17 yıldır ödenmeyen namus borcu 17/12/2019 Eski vekiller de “çakarlı” olacak 15/12/2019 Skandal ihaleye, suç duyurusu 13/12/2019 İşte, Gökçek’in mal varlığı 11/12/2019 Vetonun ardından geleceklere bakalım 10/12/2019 Bunlar yapılmadan mücadele olmaz 8/12/2019 İhalede 88 milyon lira farkın bir anlamı yok… 6/12/2019 O veto edildi, ya diğer yasa? 4/12/2019 Onca konutun parası kimin cebinde? 3/12/2019 Bakan, Öksüz için ne söylemek istedi? 27/11/2019 O sanık, son güne kadar müdürdü 26/11/2019 Kadın öğretmenlere mezarlık görevi! 24/11/2019 Yavaş ne yapsın! 100 bin iş başvurusu 12 bin görüşme talebi 22/11/2019 Karar: Gökçek’in mal varlığı araştırılacak 20/11/2019 HDP, önemli bir karar aşamasında 19/11/2019 Hukukçuların sınavına besmeleli hazırlık kitabı 17/11/2019 Acı tablonun sorumlusu… 15/11/2019 Pes doğrusu! Bakanlık, öğretmenleri icralık etti
|
..:: KİTAPLARI
::..
> twitter.com/saygi_ozturk > tr.linkedin.com/in/saygiozturk facebook.com/saygiozturk Saygı Öztürk Kimdir |
|
© 2018 www.saygiozturk.com I www.saygiozturk.net Saygı Öztürk kitapları ve yazıları |